Sosyal Medya

Makale

Fitreyi Küçümsemek…

Ramazan’da oruç nedeniyle aç ve susuz kalmam yoksulun halinden anlamamı saÄŸladı iddiasının test edileceÄŸi amelin adı “fitre”dir. Yani bir günlük yiyip içmemizden pay biçerek oruçluyken hâlini anladığınızı iddia ettiÄŸiniz yoksula, bu bedel ödenir. Ayrıca bu bir günlük bedelinin yoksula incitmeden ikram edilmesi iddiamızdaki samimiyeti gösterir...

Keza, “Fitreyi hangi bedel üzerinden vermeliyim?” sualine oruçluyken cevap vermenin de daha gerçekçi olduÄŸu kanaatindeyim. Bana göre bu sene Diyanet fitreyi, kuru üzüm, buÄŸday, arpa cinsinden deÄŸil de bir bardak soÄŸuk su cinsinden ilan etmeli. Ama bir bardak soÄŸuk suyun kıymetini herkes kendi kazancına göre hesaplamalı. Sahi oruçluyken aÄŸzının damağına yapıştığı bir anda bir bardak soÄŸuk su sizce kaç para eder?

Ä°nsan bir bardak soÄŸuk su üzerinden belirlediÄŸi fitreyi vermeyi hangi nedenle son güne erteler ki? Oysa fitre, toplumsal dayanışmanın adıdır. Sahip olduklarımızı paylaÅŸmaya alışmaktır. Allah’ın âlemlerin Rabbi olarak kabul edildiÄŸi bir yerde baÅŸka zengin aranmaz, yoktur da. Müslümanlar zengin olduklarını söylemekten hicap ederler. Bunun yerine sahip olduklarını ihtiyaç sahipleriyle paylaÅŸtıkça Allah’ın rızasına eriÅŸmeyi önemseyenlere Ä°slam ahlakında zengin denilmez. Ä°nfak edenler, Allah yolunda paylaÅŸmayı bilenler denilir.

Fitre her ÅŸeyin bölünüp pay edilebileceÄŸinin en önemli göstergelerindendir. Fitre alan bir kiÅŸi kendisinden de daha yoksul birini görürse o da aldığı fitrenin bir kısmını ona devredebilir. Böylece üst üste yığılıp dokunulmaz kılınan servetlerin bölünebilir ve paylaşılabilir olduÄŸu ispatlanmış olur. Kuran’a göre yığılan dolayısıyla paylaşılamayan servetler cehennemde sahiplerinin üzerine daÄŸlanacak olanlardır…

Fitreyi veren kendisinin dışında çoluk çocuÄŸunun da fitresini verir. Burada kiÅŸi nasıl kendi ailesinin maiÅŸetini temin ediyorsa baÅŸka bir ailenin de en azından bir günlük maiÅŸetini temin edebilir olduÄŸunu görür. Böylece fitre aileler arası dayanışmaya ön ayak olandır. GerektiÄŸinde her bir Müslüman aile diÄŸerine sahip çıkar ameli ümitleri yeÅŸertir.

Sahabenin hayatlaÅŸtırdığı “Yarım hurma ile bile olsa yardımlaÅŸarak cehennemden uzaklaşın.” veya “Veren el alan elden hayırlıdır.” Sünnetleri gereÄŸi Fitre ile herkes yılda bir kere bile olsa bir kardeÅŸinin bir günlük ihtiyacını karşılayarak veren el ilan edilir... Bu da toplumun zenginlere el açıp köleleÅŸmesi yerine Müslümanların paylaÅŸarak özgürleÅŸeceÄŸine dair umutlarını arttırır. Fitreyle baÅŸlayan paylaşım bütün yıla yayıldığı takdirde ihtiyaç sahipleri ile ihtiyacından fazla kazananların arasındaki fark gittikçe kapanır ve adalet saÄŸlanır. Ä°slam toplumu, fitre örneÄŸinde olduÄŸu gibi maddi duruma göre sınıflara ayrılma zulmünden kurtulma ümitleri taşımalıdır. Bu, aynı zamanda ihtiyacından fazla kazananların kalplerinde ÅŸeytanın oluÅŸturacağı fakirlik korkusundan (penyafobi) kardeÅŸleriyle paylaÅŸarak kurtulacaklarının müjdesidir.

Ebubekir (ra) ihtiyacından fazlasını kazanan biri olarak malının tamamını ihtiyaç sahibi kardeÅŸleriyle paylaÅŸması daha sonra birçok varlıklı sahabenin bunu denemesine yol açmıştır.                    

Åžu günlerde birçok arkadaşım fitre ve zekâtını ihtiyaç sahiplerine ulaÅŸtırmak için belli yardım kuruluÅŸlarına veriyor. Ama bu baÅŸkasının eliyle dağıttırma eylemi bir tür yoksullardan kaçış sinyalidir. Demek ki dağıtması için yardım kurumlarını seçenlerin yakınlarında yoksul insanlar oturmuyor! Ya da önce akrabaya verilmesi prensibine göre akrabalık iliÅŸkileri de zayıflamış. Yani bu kardeÅŸlerim ihtiyaç sahiplerinden ve akrabalarından izole yaşıyorlar. Ama bu rahatlık kısa sürüyor. Bir ekonomik kriz söylentisi ardından iÅŸten ayrılma ihtimali, onları fakirlikle korkutan ÅŸeytanın tuzağına düÅŸürüyor. Ayrıca tüketmek için sabah akÅŸam çalışmanın verdiÄŸi yılgınlığın yerine ihtiyaç sahipleriyle paylaÅŸmak için gayret etmenin verdiÄŸi gönül doygunluÄŸundan da habersizler…

 “Fitreyi verirken söylemeli miyiz?” sorusu da bu eylemin sadece bir kere ve din zoruyla yapıldığının iÅŸaretidir. EÄŸer ihtiyaç sahibi akrabasına veya  yoksul kardeÅŸlerine yıl boyu yardım edenler bunu onun kalbini icitmeden ve başına kakmadan yapması gerektiÄŸini bilir. Çoluk çocuÄŸunun ihtiyacını karşılayamamanın yıprattığı biri verilen üç kuruÅŸ fitrenin verilme nedeniyle baÅŸ baÅŸa bırakılması insafsızlıktır. Hadislerde bu konuda sıkça önerilen ise “saÄŸ el verirken sol elin görmemesi” prensip edinilmelidir.

Bu fitre ve zekât tefekkürleri sonucunda ümit verici sahnelere de ÅŸahit oldum. Bir arkadaşım fitresini verdiÄŸi kiÅŸiye kontörlü bir cep telefonu hediye etmiÅŸ ve “Sadece çaldırman yeter ben senin yanındayım.” demiÅŸ. Bir diÄŸeri kredi kartına 800 lira limitli bir ek kart çıkarıp bir yoksul aileye vermiÅŸ. Bir baÅŸka hanım gurup, iftara gidip yardımlaÅŸtığı bir aileyi o yaÅŸanmaz evlerinden çıkarıp kendi evlerine benzer bir eve kiraya çıkarıp yıl boyunca aralarında kirayı paylaÅŸmışlar. Bir arkadaşım dar gelirli bir ailenin okuyan evladına sadece sabah dükkânını açtırıp akÅŸam kapattırma karşılığında maaÅŸa baÄŸlamış…

Dostlar, Ahirete iman etmek dün ve bugün yaptıklarımızın yarın önümüze serileceÄŸine inanmaktır. Buna göre o gözlerin döneceÄŸi günü düÅŸünerek incitmeden ve baÅŸa kakmadan bir ihtiyaç sahibine bolca fitre vermemiz en akıllıca yoldur. Bırakın artık yoksullara fitre olarak serçe besler gibi ekmek kırıntılarını vermeyi. Mesela bu Ramazan pasta vermeyi deneyelim.

Ramazan’ın sonundaki bayramın adı Åžeker veya Ramazan deÄŸil hadislere göre “Fitre bayramı”dır. Yani bir ay boyunca sahip olduklarını paylaÅŸmış Müslümanların bayramı…

Ramazan boyunca varlıklarımızı paylaÅŸmanın kalbimize sükûnet ve hayatımıza dinginlik verdiÄŸini her sene idrak etmemize raÄŸmen neden tecrübe edip sonuç aldığımız paylaşımın güzelliÄŸini bırakıp üst üste yığmanın çirkinliÄŸine geri dönüyoruz?

Varlıklarımızı paylaÅŸmayı bütün yıla yayamamamızdan cesaret alan kan emici faizciler birkaç yıldır en önemli kalemizi iÅŸgale yelteniyorlar. YardımlaÅŸmanın ve dayanışmanın en üst düzeyde yaÅŸandığı bu ayda faizci teröristler “Ramazan kredisi” adı altında ihtiyaç sahiplerinin zor durumlarından istifade etmeye kalkıyorlar. Bir ülkede faiz yaygın ise orada yardımlaÅŸma ve dayanışma yok demektir. Bir ülkede Ramazan’da bile faiz alınıyorsa o ülkede Ä°slamcılar(!) var ama Ä°slam yok demektir. Allahfaizi eksiltir sadakayı arttırır. ayeti ise ÅŸu sıra çokça hatmedilen Kur’an’da mevcuttur…

Gün, bilgiye bir tık kadar yakın bir zamanda bilgileri sadece hafızamızda zapt etmeyi ilim ve takva sayma günü deÄŸildir. Gün sloganlar eÅŸliÄŸinde “mış gibi yapma” günü de deÄŸildir.  Gün, Kur’an ve sünneti içselleÅŸtirmenin ve beraberliklerimizi MüslümanlaÅŸtırmanın günüdür. Gün, sahip olduklarımızı cennet karşılığında ihtiyaç sahipleriyle paylaÅŸmayı bütün seneye yaymaya baÅŸlamanın günüdür… Gün, faizcilere karşı paylaşıp dayanışarak mücadele edip karşı koyma günüdür. Gün, buz gibi sudan hep beraber paylaÅŸarak içmenin günüdür.

“(Ey Peygamber ) De ki: "Rabbimin rızık ve nimet hazineleri sizin elinizde olsaydı harcamakla tükenir korkusuyla kimseye zırnık koklatmazdınız. DoÄŸrusu (kâfir/ nankör)insan cimri mi cimridir.” ( Ä°srâ /100 ) 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.